Patara Antik Kenti ve Patara Plajı
PATARA ANTİK KENTİ
Patara Türkiye'nin güneybatı kıyısında, Antalya ilinin Gelemiş köyü yakınlarında yer almaktadır. Antik bir Likya liman kenti olan Patara, MÖ 8. yy'a tarihlenebilir. Kentin Apollon'un oğlu Patarus tarafından kurulduğu söylenir. Antik çağda Xanthos Nehri, Xanthos vadisinin tek girişi olan Patara'nın içinden geçerdi. Böylece Patara çok önemli bir liman kenti olmuş ve tarih boyunca ticaretle gelişmiştir.
Patara, Türkiye'nin Akdeniz kıyısında yer alır (Turkuaz sahili veya "Likya Sahili" olarak da bilinir). Binlerce yıllık tarihi, nefes kesen manzarası ve birkaç kilometrelik bozulmamış sahil şeridiyle övünen bir bölge. 2000 yıl önce Patara, Likya uygarlığının en büyük ve en önemli deniz limanıydı.
Mitolojiye göre Apollon burada doğmuştur ve Noel Baba'nın (St. Nicolas) doğum yeri olduğu da söylenmektedir . Son zamanlarda keşfedilen deniz fenerinin dünyada bilinen ilk deniz feneri olduğu söyleniyor. Kentin merkezindeki renkli seramikler, kentin tarihinin M.Ö. 500 yıllarına kadar uzandığını ortaya koymaktadır. Aziz Nikolaos'un doğum yeri olmasının yanı sıra, Büyük İskender döneminde en önemli limanlardan biri olmuştur. Biri Patara'ya açılan üç kapılı sur, M.Ö. 110 yılında vali Modestus tarafından yaptırılmıştır. En önemli kalıntılardan biri şu anda Patara'nın kumlu plajlarının altında gömülü olan tiyatrodur.
Şehir, Bizans İmparatorluğu döneminde ticaret ve hacılar için bir geçiş noktası olarak önemini korumuştur. Türkler ve Bizanslılar arasındaki savaşlar sırasında şehir terk edildi. Alan şu anda Türk arkeologlardan oluşan bir ekip tarafından her yıl iki yaz ayı boyunca kazılmaktadır. 2007 yılı sonunda, amfi tiyatro ve diğer bazı binalardan tüm kum temizlenmiş ve ana caddedeki sütunlar kısmen yeniden dikilmiştir (faks başlıklı). Kazılar, duvarcılığın olağanüstü durumda olduğunu ortaya çıkarmıştır.
PATARA PLAJI
Patara plajının güzel, beyaz ince kumu ve turkuaz denizi güneşin altında göz kamaştırıyor. Efsaneye göre kumun olağanüstü iyileştirici güçleri vardır. Patara plajı çok sığ suları ile ünlüdür ve genellikle çocuklu ailelerin tatil için tercih ettiği bir plajdır. Derin sularda yüzmek istiyorsanız sahilden çok uzaklara gitmeniz gerekecek. Plaj korumasız, her tarafı açık, bu da kıyıya çarpan büyük dalgalarla birlikte her zaman rüzgarlı olduğu anlamına geliyor ve bu da onu sörf tutkunları için kaçırılmayacak bir yer haline getiriyor.
18 kilometreyi aşan Patara Plajı, Anadolu'nun en uzun kumsalı olup, kumsalda yumurtlayan deniz kaplumbağalarının da bulunmasıyla birlikte özel bir sit alanı haline gelmiştir. Ayrıca uzanan kıyı şeridi ve çölü andıran kum tepeleri nedeniyle, Patara Plajı, doğa ve tarihin yanı sıra sıra dışı aktiviteleri de bir araya getiriyor. Sahil boyunca ata binme şansı sunan at safari turu, eğlence dolu; özellikle çölde ata biniyormuş gibi hissedebilirsiniz. Patara plajı aynı zamanda kano, yamaç paraşütü, kano ve tüplü dalış gibi birçok su sporu için de ideal yerlerden biridir. Plaja sadece 20 dakikalık yürüme mesafesinde, dağın tepesinde havanın taze ve berrak olduğu Toros dağları vardır. Ve dağa yolculuk güzel bir yürüyüş. Kaputaş Plajı'na tekne ile ulaşılabildiği gibi dolmuş olarak bilinen yerel halk minibüs seferleri ile Ölüdeniz, Saklıkent ve Kaş gibi ünlü plajlara ulaşabilirsiniz. Gelemiş beldesi sahile çok yakındır ve bu bölgede tatil yapanlar genellikle Gelemiş köyünde konaklamayı tercih etmektedirler. Köy ayrıca çok çeşitli yerel restoranların yanı sıra bazı sofistike restoranlar sunmaktadır. Bölgede çok sayıda bar ve gece kulübü var, bu nedenle akşamları sıkılma şansınız olmayacak.