Unutulmaz Bir Tatil İçin Türkiye'nin Kültürel Zenginlikleri
Kültürel unsurlar nelerdir?
Kültürel unsurlar, toplumların belirli bir düzen içindeki gelenek, görenek, sanat, dil, din, müzik ve yemek gibi öğelerin tümüdür. Bu unsurlar, insanların içinde bulunduğu coğrafyaya, tarihe ve sosyal yapıya göre değişebilir. Doğu kültüründe yemeğin hazırlanması ve sunumu, Batı kültüründe olduğundan farklı olabilir. Aynı şekilde, bir ülkede uygulanan dini ritüeller, başka bir ülkede uygulanmaz. Sanatta da kültürün etkisi görülür. Buna örnek olarak, Çin, Japonya ve Kore gibi ülkelerdeki geleneksel resim sanatı ve mimari öğeler gösterilebilir. Dil de kültürün bir parçasıdır ve bir ülkenin dilini bilmek, o ülkenin kültürünü anlamak için önemlidir. Kültürel unsurlar insanların kimliğini oluşturur ve bir ülkenin diğer ülkelerden ayrılmasını sağlar.
Türkiyede hangi kültürler vardır?
Türkiye, çeşitli kültürlerin ve etnik grupların bir arada yaşadığı çok kültürlü bir ülke olduğundan, birçok kültürü barındırmaktadır. Anadolu topraklarına yerleşen uygarlıkların mirası, Türk, Kürt, Arap, Ermeni, Rum, Yahudi, Laz, Gürcü, Çerkes ve daha birçok grupla birleşerek bugünkü Türk kültürünün şekillenmesinde etkili olmuştur. Türkiye'de her bölgenin kendine özgü müzik, dans, giyim tarzı ve yemek kültürü bulunmaktadır. Mesela, Doğu Anadolu'da Horon, Karadeniz Bölgesi'nde Hamsi, Ege Bölgesi'nde Cacık, İç Anadolu Bölgesi'nde Mantı gibi. Ayrıca, Türkiye'de tarih boyunca birçok medeniyet hüküm sürdüğü için, bu medeniyetlere ait mimari yapılara, kültürel ve sanatsal eserlere de sıklıkla rastlanmaktadır. Türkiye'nin kültürel zenginliği, hem yerli hem de yabancı turistlerin ilgisini çekmektedir.
KARADENİZ BÖLGESİ
Yeşilin her tonunu görebileceğiniz Karadeniz, gürül gürül akan dereleri, geniş yaylaları, kamp alanları ile tatil severlerin alternatif rotalarındandır. Karadeniz bölgesi içerisinde barındırdığı doğal güzelliklerinin yanı sıra geniş tarihi ve kültürüyle de sizleri cezbedecektir…
Sümela Manastırı: Trabzon denilince akıllara gelen güçlü tarihi yapısıyla Sümela Manastırı, UNESCO Dünya Kültür Mirası Geçici Listesi’nde yer almaktadır. Sümela manastır, Trabzon’un Maçka İlçesinde, Altındere Vadisinin Karadağ’ın eteklerinde sarp yamacı üzerinde kayaya kurulu ihtişamlı görüntüsüyle etkilenmektedir. Manastır, deniz seviyesinden 1.150 ve vadiden 300 metre yükseklikte bulunan yapı manastırların şehir dışında orman, mağara ve su kenarında kurulma geleneğini sürdürerek ziyaretçilerine doğa yürüyüşü imkânı da sunmaktadır. Manastır aynı zamanda Hristiyanlar için bir Hac ibadet noktasıdır.
Sümela Manastırının Tarihi ve Önemi; Rivayete göre Sümela Manastırını yaptıran rahipler aynı gecede bir rüya görürüler ve rüyada Hz. İsa ve Hz. Meryem tarafından manastırı inşa etmeleri söylenir. Bir başka rivayete göre mağaranın içine yapılan manastırın hikâyesi ise Azizi Lukas tarafından yapılan ve meleklerin yerleştirdiği ikonların (İncil’de yer alan sembolik tasvirler) birbirinden habersiz aynı anda gelen keşişlerin bu ikonayı bulması sonucu mağaranın girişine duvar örerek kilise haline getirmesidir. Her iki rivayette Hristiyanlık dininde kutsal sayılmakta ve Sümela manastırını Hristiyanlar için Haç noktası haline dönüşmesine neden olmuştur.
AKDENİZ BÖLGESİ
Çok eski zamanlardan beri yerleşim yeri olarak kullanılmış kadim uygarlıklara ev sahipliği yapan bölge, doğal güzellikleriyle de seyahat severlerin gözde mekânlarındandır.
Fethiye: Tarihi ve doğal güzellikleriyle tatil denilince akıllara gelen birbirinden güzel koylara ev sahipliği yapan belde aynı zamanda macera sporlarıyla da turizm sektöründe adından söz ettirmeyi başarmıştır. Fethiye’nin dünya çapında meşhur ölüdeniz kumsalının 2006 yılında Dünya’nın en güzel kumsalı seçildiğini ve 2013 yılında Faralya köyünün (Uzunyurt) The Times gazetesi tarafından Türkiye’deki gizli tatil cennetlerinden biri olarak seçilmiştir. Türkiye’de bulunan ilk uzun mesafeli yürüyüş yolu olan Likya Yolu’nu trekking seviyorsanız özellikle deneyimlemelisiniz. Adını ev sahibesi olduğu 80 türden fazla kelebek türünden alan Kelebekler Vadisi, masmavi denizi ve yemyeşil doğasıyla tatilcilerin sürekli ziyarette bulunduğu uğrak noktasıdır. Kuleli plajı, adını aynı isme sahip bulunduğu koydan almıştır. Doğa, orman, denizle iç içe olan plaj dalgasız ve temiz denizinin yanı sıra stresten ve kargaşadan uzaklaşmak için yerli- yabancı turistler tarafından yoğun ilgi görmektedir.
Antik kentler ve tarihi yürüyüş alanları;Tlos Antik Kenti ( Kanatlı At Pegasus mitolojik yaratığın yaşadığı yer ), Araxa Antik Kenti, Amintas Kaya Mezarları, Telmesos Antik Tiyatro, Pınara Antik Kenti…
Aktiviteler; tarihi ve kültürel geziler, koy ve doğa gezileri, yamaç paraşütü, panoramik fotoğraf çekimleri, doğa yürüyüşleri, ekstrem sporları, günü birlik turlar…
MARMARA BÖLGESİ
Marmara bölgesi, birçok medeniyete ev sahipliği yapması birçok kültürü de beraberinde getirmesi sonucunda tarihi kalıntıları ve kültürel zenginliklerini günümüze kadar aktarabilmiştir. Özellikle Türkiye’nin Asya ve Avrupa kıtasında yer alan Edirne, Bursa, Balıkesir, Çanakkale, İstanbul illeriyle Çanakkale Boğazıyla köklü bir tarihe sahiptir. Bölge toplamda 11 şehre sahip olmakla beraber içinde antik ve tarihi şehir kalıntıları günümüzde İstanbul’daki müzeler olmak üzere birçok bölgedeki müzelerde sergilenmektedir. Edirne Selimiye Cami, Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı, Bursa Ulu Cami…
Çanakkale Ülkemizin önemli illeri arasında yer alan ilimiz ve destansı Çanakkale Boğazı önemli tarihimize ev sahipliği yapmaktadır. Çanakkale Deniz Müzesi ziyaretinizle Osmanlı Donanması’ndan kalma Nusret Mayın Gemisini mutlaka görmelisiniz. Filmlere konu olan Truva Atına dokunmalısınız. Adına türkü yazılmış Aynalı Çarşıyı gezip görmelisiniz. Mutlaka Batık dalışını yapmalısınız zira sular altında kalan 1. Dünya Savaşından kalma 175’e yakın batık mevcuttur.
EGE BÖLGESİ
Ege denildiği zaman akıllara yaz ayı ve zeytinyağı gelse de bu topraklar antik uygarlıklardan kalma yerleşim yerleri ve kalıntılar yönünden oldukça zengindir.
Efes Antik Kenti; bölgede yer alan antik kent yüzyıllar boyunca dünyanın en önemli başkenti olarak varlığını sürdürmüştür. Roma döneminin en büyük kütüphanesi Celsus, antik uygarlığın en büyük tiyatrosu Efes ile tarihe damga vurmuş yaklaşık 200.000 kişilik nüfusuyla Antik Yunan, Roma, Lidya ve Bizans gibi imparatorluklara ev sahibi olan kent dönemin ticari, dini, kültürel, eğlence hayatı gibi birçok alanda da gözdesi olmuştur. Celsus Kütüphanesi ( M.S 135 yılında Julius Celsus ‘un onuruna inşa edilmiş Antik dünyanın 3.en büyük kütüphanesidir.), Meryem Ana Kilisesi ( Hz. Meryem’in burada yaşadığı düşünülmektedir.), Yamaç Evler ( Roma dönemine ait zengin Efesli 7 ailenin evlerinin kalıntıları), Artemis Tapınağı ( Lidya Kralı tarafından tanrıça Artemis’e ithaf etmiş yapımı 120 yıl sürmüştür).
İÇ ANADOLU BÖLGESİ
Orta Anadolu olarak da adlandırılan bölgemiz diğer bölgelere en kısa bağlantılı yollara sahip olan ülkemizin ortasında yer almaktadır. Sakladığı tarihi yerleri, antik kentleri yanı sıra birçok ören yerlerine sahiptir. Aksaray-Güzelyurt Kızıl Kilise, Sivas Arkeoloji Müzesi/ Gök Medrese/ Çifte Minareli Medrese, Ankara Gordioan Müzesi/ Anıtkabir, Konya Mevlana Müzesi, Kapadokya…
Kapadokya: Türkiye’nin önemli turizm cennetlerinden olan Kapadokya namıdiğer ‘’Güzel Atlar Diyarı’’ görenleri kendine hayran bırakmaktadır. Bölge en çok Peribacalarıyla meşhur olsa da Ihlara Vadisi, Narlıgöl Krater Gölü, Göreme Açık Hava Müzesi ( Dünya Miraslar Listesinde yer almaktadır), Derinkuyu Yeraltı Şehri, Güvercinlik Vadisi, Devrent Vadisi gibi birçok doğanın sarıp sarmaladığı tarih ve kültürü hissedeceğiniz yerleri ziyaret edebilirsiniz.
DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ
Kadim topraklara sahip olan bölgelerimiz, çok sayıda medeniyete ve çeşitli kültürlere ev sahipliği yapmıştır. Çok sayıda mistik kilise, özgün heykel eserler, çarpıcı mozaik işçiliği, açık hava müzesi ve özellikle ‘’Tarihin Sıfır Noktası’’ olarak isimlendirdiği Göbeklitepe (Dünyanın ilk tapınağı), mozaiklerinde ender el işçiliği görebileceğiniz Zeugma Antik Kentini, yüzlerce yıllık Ani Harabelerini ziyaret etmelisiniz.